İmamoğlu iktidara seslendi: ''Elinize yüzünüze bulaştırdığınız Melen Barajı''nı biz yapalım''

Melen Barajının bu sürecinin altında imzası bulunanlar ve bunu milletten gizleyenler, şimdi kalkmış İstanbula 6 yeni daha baraj vadediyorlar. Aylık enflasyon yüzde 6,6-7’lerde açıklanıyor resmi rakamlarda. Her insanımız var burada; görüyorum. İcraat, hizmet ve yatırım devri başlamıştır. Koca bir gövde, koca bir baraj. Şehrimizin, köylerimizin, mahallelerimizin temsilcileri var. Herkesin inancını yerine getireceği ortamların varlığına saygı duyar. ”“Bizi öyle, bu ülkenin ve bu milletin asla gündeminde olmayacak mevzulara çekmeye çalışmasınlar. Biz bunu alalım. O bakımdan halkımız bu farkı görüyor, bize yöneliyor. Üzerinde çalışalım. ”“MELEN VE KANAL KONUSUNDA CÜMLE KURAMIYORLAR”İktidar kanadının, Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kurmadığına dikkat çeken İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle devam ettirdi:“İkisi, hafızalarda yok sanki. Ve inanınız her birisi kritik. Onun için, işimiz çok kolay. Yani nasılsa genel seçim yaptık. Bu çok üzücü. Sadece bizden önceki dönemle ilgili değil, bugün ellerinde bulunan olanaklarla neyi, nasıl yapmadıklarına, hatta engellediklerine de bir bakın. Projeler iptal oldu ve şu anda bir muamma. Hatta biraz istismar edildi. Biz, İstanbulun her yerinde, bu anlamda yetersiz olan altyapıya yatırım yapıyoruz. Bugün burada, toplam 74 bin 300 metre uzunluğundaki atık su, 8 bin 300 metre yağmur suyu şebeke ve kolektör hatlarını tamamlamış bulunuyoruz. ’ Ama açık söyleyeyim; tamamlamaktan geçtim, yeter ki bir an önce şu inşaatını başlatın ya da bize devredin. Siyasiler var, meclis üyeleri var. O bakımdan biz, ‘İstanbul için tam yol ileri’ diyerek, kararlı yürüyüşümüzü devam ettireceğiz. Hele hele bu süreçte dediğim gibi, milyarlarca lirasını boşa harcayanlar, İstanbula 6 baraj yapmaya kalksa, Kamu Hazinesi ne kadar zarara uğratılır, Allah bilir. Açılışta, İmamoğlu ve İSKİ Genel Müdürü Dr. Dünyadaysa 6,5-7’yi yüksek bulan ve bu konuda enflasyonla mücadele eden 70-80 ülke var. Ya da ‘Bunu şöyle çözeceğiz’ diyemiyorlar. Biz ne dersek o olsun’ mantığıyla hareket etme gayreti içerisindeler. Benim milletimin her bir ferdi bayrağını, her karış toprağını canı gibi sever; canını verir. Evlerde pırlanta gibi evlatlarımız, o suyu içecekler. Hatta yani öyle bir noktadalar ki; ‘Genel seçim yaptık. İstanbulun sorunlarını, ancak ve ancak tek bir kişilik, tek bir kimlik ve anlayış çözer: Sözünün eri olma anlayışı. Baktığınızda, ‘Melen Barajını bitiriyoruz’ cümlesini, herhalde İstanbulda çokça görmüşsünüzdür, afişlerde okumuşsunuzdur. Sözü Melen Barajı’na getiren İmamoğlu, şunları söyledi: “İstanbul’un içme suyu sorunu, yıllarca ihmal edildi. Yani bugüne kadar dillerinden düşürmedikleri, ‘İstanbulu çağ atlatacak. ”",İktidarın seçim dönemlerine siyasi malzeme yaptığı Melen Barajı’nı bitiremediğini hatırlatan İBB Başkanı İmamoğlu, “Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kuramıyorlar. . Bırakın Melen Barajı'nı; elinize yüzünüze bulaştırdınız. ",. Çocuklarımız, o suyla yüzünü yıkayacaklar. Hesap veremeyenlerin, İstanbul adına çok net söylüyorum; itibar edilecek tek bir sözleri, tek bir projeleri olmaz. Onlar, ‘İstanbuldan daha ne alabiliriz’ derdindeler. ’ Buradan tekrar ilan ediyorum: Bırakın Melen Barajını; elinize yüzünüze bulaştırdınız. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile CHP’nin Tuzla (Ali Eren Bingöl), Sultanbeyll (Ayhan Koç) ve Şile (Özgür Kabadayı) belediye başkan adayları da açılışta yer alan isimler oldu. Bu bir iş tutma biçimi değil sadece, bir zihniyet farkı. Bu millet, zaten milletin temsilcisine oy verecek, bir kişinin temsilcisine değil. Şunu söyleyeyim: ‘Yeniden İstanbulu kazanabiliriz’ ümidiyle seçime girmeye niyetleri varsa, bir dahaki seçime kadar, 2029’a kadar… Ne kadar hükümet vakitleri var bilmiyorum ama… Bundan sonra 3-4 sene mi kalıyor nedir? Bu zaman diliminde, Meleni bitirsinler. İsrafçılar da bu durumun farkında; için İstanbullularla İstanbulu konuşmamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Arada ne kadar büyük yetenek ve enerji farkı var; buradan bile ölçebilirsiniz: Yetenek ve enerji farkı. Acı bir durum bu. Biz; ‘Topyekun, milletçe, İstanbula daha fazla ne verebiliriz, İstanbulu ayağa nasıl kaldırabiliriz, İstanbulu dünyanın en güzel şehri, İstanbulun o şahane milletiyle, 16 milyon insanıyla mutlu bir şehri nasıl var edebiliriz’ diye bir bakış açısına sahibiz. Benim milletimin her bir ferdi vatanseverdir. Ve artık şöyle diyebiliriz: On milyarlarca liralık zarar. . Teknik altyapısı, finansal altyapısı… Ki biz, Melen Barajının etrafındaki çevre yatırımlarını da bitirmek üzereyiz. ” “SEÇİMDEN SEÇİME, ‘HER YOL MUBAH’ ANLAYIŞIYLA. Ne yazık ki, bir Melen Barajı beceriksizliği, rezaleti ve sefaleti var. 000 metreküp atık su akışına, yaklaşık 500 milyon TL’lik yatırımla son verdi. Seçimden seçime, ‘Her yol mubah’ anlayışıyla yapılan kampanyalardan bu millet usandı. İşveren için olacak, akademisyenler için olacak, herkes için olacak. Belki ondan sonra yüzleri olabilir, gelip diyebilirler İstanbullulara ki, ‘Bize oy verin. O bakımdan bu anlayışın, İstanbul adına itibar edilecek tek bir politikası olmaz. Kimisi Haliçin kıyısında, kimisi Marmaranın kıyısında, her yerde…”“BİZİM NEYİ, NASIL YAPTIĞIMIZA BAKIN; ONLARIN NEYİ, NASIL YAPMADIĞINA DA BİR BAKIN”“İstanbulun bütün bu konularıyla, bütün bu sorunlarıyla ilgili bizim neyi, nasıl yaptığımıza bakın. Bu tam bir zihniyet farkıdır. Ve bu konuda tam 4 yıldır aralıksız çağrı yapmamıza rağmen, onun için geçen hafta dedim ki, ‘Bu süreci bize teslim edin. . Önümüze hep daha büyük hedefler koyacağız. Çünkü zira o zamandan sonra kıyamet koptu. Hatta şu gün, şu saatte açılışını yapacağız’ şeklinde reklamı yapıldı. Çünkü, üzülerek söylüyorum, ortada Melen Barajı yok. Buradan tekrar çağrı yapıyorum: Kanal İstanbul konusunda bile, ‘Evet yapılmalıdır’ ya da ‘Hayır yapılmamalıdır’ diye, bir şey deyin. Hazır durum da böyle. İşte onun için her konuda, ben diyorum ki meseleye şöyle bakın: İsrafçılar ve icraatçılar olarak bakın. Metrodan altyapıya, sosyal destekten kültür sanata, her alanda yanı başındayız. Hatta, ‘İstanbul 2071 yılına kadar içme suyu sorunu yaşamayacak’ dediler. Herkesin inancına saygı duyar. ”“BU ZİHNİYETİN İSTANBULA VERECEK HİÇBİR ŞEYİ OLMADIĞINI, BURADAN İLAN EDİYORUZ”“Biz, bu zihniyetin İstanbula verecek hiçbir şeyi olmadığını, buradan ilan ediyoruz. Daha önce de yaptılar. Bizi izleyen milyonlarca insanımız var. ”“BU UÇMAK NEYSE, BİR TÜRLÜ YERE KONAMADILAR…”“Ben, böyle olunca şöyle, ‘Bak, bak, bak, bak, bak’ diye söylüyorum. Hep daha güzel günler için olacak. Konudan uzak, konuyu başka mecralara çekmeye veya oraya aktarma çabası içerisinde olacaklar. Ha bire havada uçuyorlar. Türkiyeyi uçuracak’ dedikleri… Bu uçmak neyse, bir türlü yere konamadılar. 2019’da iki kez seçimde yaptılar. Son yılda gelinen sürece baktığımızda, İstanbula vadettikleri 6 baraj, 60 yılda mı biter, daha fazla bir zaman diliminde mi biter; açıkçası tahmin bile etmek istemiyorum. Ve bunlar, öyle basit atık su karışmaları değil. Ne gerek var; yerel seçim yapmayıverelim’ demeye kadar gitmeye niyetleri var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) köklü kurumu İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), kentin Anadolu yakasındaki 5 ilçeden (Tuzla, Pendik, Sultanbeyli, Çekmeköy ve Sancaktepe) Ömerli Barajı’na, 47 farklı noktadan, günde yaklaşık 15. Kötü bir mühendislik ürettik ve bu iş olmadı’ diyemiyorlar. Bir de ellerinde devlet yetkisiyle, onların neyi, nasıl yapmadığına da bir bakın. Yani bu, bir belediye başkanının anlatmaktan çok derin üzüntü duyacağı bir meseledir. Sözünün eri, itibarlı, haysiyetli bir yönetim çözer. ‘Aman, aman, aman; baraj demeyin’ demek lazım. Öyle uçuyorlar ki; enflasyonun dünyada çift haneli rakamda bulunduğu ülke sayısı o kadar az ki. Hatırlayınız lütfen; 2019 yılında seçim sürecinde, bugün de yaptığımız gibi, teknik olarak İstanbulun geleceğine dair projelerimizi, gerçekten ciddi bir vizyonla, beklentileri karşılayıcı bir içerikle anlatırken, bizi, ‘Konulardan bi haber’ diye suçlayarak, ‘Bilmiyorlar ama, 2050 yılına kadar İstanbulun su sorununu çözdük’ diye Sayın Cumhurbaşkanının açıklamaları oldu. Yani ‘Vatandaşın gündeminde olmayan konular, bizim de gündemimizde’ yok diyerek tarifliyorlar. Muhtemeldir ki, kendisi de Melen Barajının yapılamadığını, yarım bırakıldığını, hatta bütün gövdelerinde koca koca çatlaklar oluştuğunu, benim orayı ziyaret edip de kamuoyuyla paylaşana kadar bilmediğini düşünüyorum. Seçim zamanı olduğu için, “Gündemimizde yok’ gibi, muğlak cümlelerle vatandaşı kandırmaya çalışıyorlar. Şafak Başa birer konuşma yaptı. Bir türlü yere konamadılar. Artık yağmur suları, temiz bir şekilde havzalardan, derelerden Ömerliye akıyor olacak. ”“ÇEKMEKÖY, SANCAKTEPE, SULTANBEYLİ, TUZLA, PENDİK, ŞİLE… BİR TANESİ CHPLİ BELEDİYE Mİ? DEĞİL”“Bakın burada ne diyoruz? Çekmeköy, Sancaktepe, Sultanbeyli, Tuzla, Pendik, Şile… Bir tanesi CHPli belediye mi? Değil. Melen Barajı konusunda İstanbullulara hesap vermek zorundalar. Arıtacağız. ”İstanbul’un kuraklık tehdidi yaşayan bir şehir olduğunu hatırlatan İmamoğlu, tarihin her aşamasında kente uzak noktalardan su taşındığının altını çizdi. Ne kadar büyük bir ahlak ve ciddiyet farkı var, buradan görebilirsiniz. İşçi, emekçi, emekli için olacak. “İSKİ Ömerli Havzası Çevre Projesi” açılışı; CHP milletvekili Yunus Emre, CHP Parti Meclis üyeleri Baki Aydöner, Mahir Yüksel, Bedirhan Berk Doğru ve ?Ozan Işık ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi. İkisi, hafızalarda yok sanki. İstanbulda israf devri kapanmıştır. ”“MELEN BARAJININ BUGÜN ADINI BİLE AĞIZLARINA ALAMIYORLAR”“Yapılabildiğinde, hele hele üreteceği enerjiyle beraber, 250 kilometreye yakın mesafeden suyun İstanbula basıldığı, şu andaki sistemde enerji tüketimimizin de sıfırlanacağı bir ortamı, cebimizden çıkan ekstra para olarak düşündüğümüzde, ne yazık ki artık milyarlarca lira zarara ve ziyana doğru giden bir süreç… Dolayısıyla, Melen Barajının bugün adını bile ağızlarına alamıyorlar. Bu büyük bir fark. Burada her çeşit insan var. Milli duyguları en üsttedir. İhaleler, yeni proje çalışmaları… İhale oldu, yine olmadı. O işi biz ele alalım ve Melen Barajını biz yapalım. Çünkü biz, İstanbulun gerçek sorunlarını çözmekle ilgiliyiz. ‘Yapılmalıdır, yapılmamalıdır…’ Ses yok. . 2023 genel seçimlerinde yaptılar. Bu hedeflerin her birisi, milletimiz için olacak, çocuklarımız için olacak, gençlerimiz için olacak, hanımefendiler, beyefendiler için olacak. Onun için bırakın milleti millete. ‘Siz baraj kelimesini kullanmayın’ demek lazım. Biz, ‘Aylık 6,5-7’yle istikrarlı ekonomi’ diye konuşuyoruz. Bu kadar net. İstanbul genelinde, tam 181 noktada denize, Boğaz’a, barajlara atık su karışımını engelledik. Annelerimiz, aileler, güzel yemeklerini yapacaklar, abdestlerini alacaklar, hijyenik ihtiyaçlarını giderecekler. İstanbulda bereket devri başlamıştır. İşte bugün burada, yaklaşık 500 milyon liralık bir yatırımla, tam 47 noktada, Ömerli İçme Suyu Havzası’nın suyunu tertemiz bir şekilde muhafaza ediyoruz. Ama şunu söyleyeyim; İstanbula, 2019’dan beri biz, ‘Geçmiş olsun İstanbul’ diyoruz. Tarımdan çiftçiye, hayvancılığa verilen desteğe varıncaya kadar, İstanbul büyük bir atılım içerisindedir. Melen Barajı’nın da onların tarifiyle, 10 yıl önce temeli attıklarında, ‘2 yılda bitireceğiz. Biz, -Allaha şükür bizi uçurdular- 3 haneliyiz yani. İstanbul göz bebeğimiz. Yani, ‘Hükümet de bizde olsun, belediye de bizde olsun, biz ne dersek o olsun’ bakış açısı bu. ‘Yerel seçim yapmayalım. 31 noktada daha çalışmalarımız sürüyor. ‘Bu bağlamda bunu oturalım, biz üzerimize alalım, yapılacak seviyeye getirelim. Biz, icraatçıyız. Biz, -şükürler olsun, kalben söylüyorum- 4,5 yıldır bunu kanıtlıyoruz. “CUMHURBAŞKANI, MUHTEMELEN BENİM ORAYI ZİYARET ETMEMLE ÖĞRENDİ. Aradaki fark, bu kadar büyük. Onun için, İstanbulun her kesimiyle çok güçlü iş birlikleri içerisindeyiz. O işi biz ele alalım ve Melen Barajı'nı biz yapalım” ifadelerini kullandı. Yani mesela çıkıp şunu da diyemiyorlar: ‘Melen Barajını yapamadık ey halkımız, özür dileriz. Ondan sonra, ‘Yahu inşaatını da siz yapın’ derseniz, onu da biz yapalım. Böyle bir kent var ediyoruz.

İmamoğlu iktidara seslendi: ''Elinize yüzünüze bulaştırdığınız Melen Barajı''nı biz yapalım''

. Türkiyeyi uçuracak’ dedikleri… Bu uçmak neyse, bir türlü yere konamadılar. Buradan tekrar çağrı yapıyorum: Kanal İstanbul konusunda bile, ‘Evet yapılmalıdır’ ya da ‘Hayır yapılmamalıdır’ diye, bir şey deyin. ‘Bu bağlamda bunu oturalım, biz üzerimize alalım, yapılacak seviyeye getirelim. İşçi, emekçi, emekli için olacak. Biz, İstanbulun her yerinde, bu anlamda yetersiz olan altyapıya yatırım yapıyoruz. İhaleler, yeni proje çalışmaları… İhale oldu, yine olmadı. Daha önce de yaptılar. Her insanımız var burada; görüyorum. İstanbul göz bebeğimiz. Ha bire havada uçuyorlar. Açılışta, İmamoğlu ve İSKİ Genel Müdürü Dr. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) köklü kurumu İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), kentin Anadolu yakasındaki 5 ilçeden (Tuzla, Pendik, Sultanbeyli, Çekmeköy ve Sancaktepe) Ömerli Barajı’na, 47 farklı noktadan, günde yaklaşık 15. Tarımdan çiftçiye, hayvancılığa verilen desteğe varıncaya kadar, İstanbul büyük bir atılım içerisindedir. O bakımdan bu anlayışın, İstanbul adına itibar edilecek tek bir politikası olmaz. Hatta biraz istismar edildi. ”“BU UÇMAK NEYSE, BİR TÜRLÜ YERE KONAMADILAR…”“Ben, böyle olunca şöyle, ‘Bak, bak, bak, bak, bak’ diye söylüyorum. “CUMHURBAŞKANI, MUHTEMELEN BENİM ORAYI ZİYARET ETMEMLE ÖĞRENDİ. ”“MELEN VE KANAL KONUSUNDA CÜMLE KURAMIYORLAR”İktidar kanadının, Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kurmadığına dikkat çeken İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle devam ettirdi:“İkisi, hafızalarda yok sanki. Benim milletimin her bir ferdi bayrağını, her karış toprağını canı gibi sever; canını verir. Yani bu, bir belediye başkanının anlatmaktan çok derin üzüntü duyacağı bir meseledir. Bizi izleyen milyonlarca insanımız var. Biz, icraatçıyız. O işi biz ele alalım ve Melen Barajı'nı biz yapalım” ifadelerini kullandı. Koca bir gövde, koca bir baraj. Biz; ‘Topyekun, milletçe, İstanbula daha fazla ne verebiliriz, İstanbulu ayağa nasıl kaldırabiliriz, İstanbulu dünyanın en güzel şehri, İstanbulun o şahane milletiyle, 16 milyon insanıyla mutlu bir şehri nasıl var edebiliriz’ diye bir bakış açısına sahibiz. Yani mesela çıkıp şunu da diyemiyorlar: ‘Melen Barajını yapamadık ey halkımız, özür dileriz. Bu tam bir zihniyet farkıdır. Bırakın Melen Barajı'nı; elinize yüzünüze bulaştırdınız. Çocuklarımız, o suyla yüzünü yıkayacaklar. Hazır durum da böyle. Sözü Melen Barajı’na getiren İmamoğlu, şunları söyledi: “İstanbul’un içme suyu sorunu, yıllarca ihmal edildi. ",. Ve inanınız her birisi kritik. Ve bunlar, öyle basit atık su karışmaları değil. 31 noktada daha çalışmalarımız sürüyor. ”İstanbul’un kuraklık tehdidi yaşayan bir şehir olduğunu hatırlatan İmamoğlu, tarihin her aşamasında kente uzak noktalardan su taşındığının altını çizdi. Böyle bir kent var ediyoruz. İstanbul genelinde, tam 181 noktada denize, Boğaz’a, barajlara atık su karışımını engelledik. . Yani, ‘Hükümet de bizde olsun, belediye de bizde olsun, biz ne dersek o olsun’ bakış açısı bu. Bir türlü yere konamadılar. Bu büyük bir fark. ”",İktidarın seçim dönemlerine siyasi malzeme yaptığı Melen Barajı’nı bitiremediğini hatırlatan İBB Başkanı İmamoğlu, “Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kuramıyorlar. Önümüze hep daha büyük hedefler koyacağız. Herkesin inancına saygı duyar. Hele hele bu süreçte dediğim gibi, milyarlarca lirasını boşa harcayanlar, İstanbula 6 baraj yapmaya kalksa, Kamu Hazinesi ne kadar zarara uğratılır, Allah bilir. Arıtacağız. Belki ondan sonra yüzleri olabilir, gelip diyebilirler İstanbullulara ki, ‘Bize oy verin. Metrodan altyapıya, sosyal destekten kültür sanata, her alanda yanı başındayız. Bugün burada, toplam 74 bin 300 metre uzunluğundaki atık su, 8 bin 300 metre yağmur suyu şebeke ve kolektör hatlarını tamamlamış bulunuyoruz. Hep daha güzel günler için olacak. Bir de ellerinde devlet yetkisiyle, onların neyi, nasıl yapmadığına da bir bakın. Ya da ‘Bunu şöyle çözeceğiz’ diyemiyorlar. Biz, ‘Aylık 6,5-7’yle istikrarlı ekonomi’ diye konuşuyoruz. Biz, -şükürler olsun, kalben söylüyorum- 4,5 yıldır bunu kanıtlıyoruz. Hatırlayınız lütfen; 2019 yılında seçim sürecinde, bugün de yaptığımız gibi, teknik olarak İstanbulun geleceğine dair projelerimizi, gerçekten ciddi bir vizyonla, beklentileri karşılayıcı bir içerikle anlatırken, bizi, ‘Konulardan bi haber’ diye suçlayarak, ‘Bilmiyorlar ama, 2050 yılına kadar İstanbulun su sorununu çözdük’ diye Sayın Cumhurbaşkanının açıklamaları oldu. Onun için bırakın milleti millete. Melen Barajı konusunda İstanbullulara hesap vermek zorundalar. Çünkü, üzülerek söylüyorum, ortada Melen Barajı yok. Dünyadaysa 6,5-7’yi yüksek bulan ve bu konuda enflasyonla mücadele eden 70-80 ülke var. ‘Siz baraj kelimesini kullanmayın’ demek lazım. Ne kadar büyük bir ahlak ve ciddiyet farkı var, buradan görebilirsiniz. Şehrimizin, köylerimizin, mahallelerimizin temsilcileri var. O işi biz ele alalım ve Melen Barajını biz yapalım. Şunu söyleyeyim: ‘Yeniden İstanbulu kazanabiliriz’ ümidiyle seçime girmeye niyetleri varsa, bir dahaki seçime kadar, 2029’a kadar… Ne kadar hükümet vakitleri var bilmiyorum ama… Bundan sonra 3-4 sene mi kalıyor nedir? Bu zaman diliminde, Meleni bitirsinler. Ama şunu söyleyeyim; İstanbula, 2019’dan beri biz, ‘Geçmiş olsun İstanbul’ diyoruz. Hatta şu gün, şu saatte açılışını yapacağız’ şeklinde reklamı yapıldı. Yani bugüne kadar dillerinden düşürmedikleri, ‘İstanbulu çağ atlatacak. Ne yazık ki, bir Melen Barajı beceriksizliği, rezaleti ve sefaleti var. . Bu millet, zaten milletin temsilcisine oy verecek, bir kişinin temsilcisine değil. İstanbulda bereket devri başlamıştır. ‘Yerel seçim yapmayalım. ‘Aman, aman, aman; baraj demeyin’ demek lazım. 2019’da iki kez seçimde yaptılar. Bu çok üzücü. Şafak Başa birer konuşma yaptı. Bu kadar net. ’ Buradan tekrar ilan ediyorum: Bırakın Melen Barajını; elinize yüzünüze bulaştırdınız. O bakımdan halkımız bu farkı görüyor, bize yöneliyor. İşte onun için her konuda, ben diyorum ki meseleye şöyle bakın: İsrafçılar ve icraatçılar olarak bakın. Artık yağmur suları, temiz bir şekilde havzalardan, derelerden Ömerliye akıyor olacak. Seçimden seçime, ‘Her yol mubah’ anlayışıyla yapılan kampanyalardan bu millet usandı. Hatta, ‘İstanbul 2071 yılına kadar içme suyu sorunu yaşamayacak’ dediler. Ne gerek var; yerel seçim yapmayıverelim’ demeye kadar gitmeye niyetleri var. İstanbulda israf devri kapanmıştır. Biz ne dersek o olsun’ mantığıyla hareket etme gayreti içerisindeler. Konudan uzak, konuyu başka mecralara çekmeye veya oraya aktarma çabası içerisinde olacaklar. Bu bir iş tutma biçimi değil sadece, bir zihniyet farkı. Benim milletimin her bir ferdi vatanseverdir. Üzerinde çalışalım. ”“ÇEKMEKÖY, SANCAKTEPE, SULTANBEYLİ, TUZLA, PENDİK, ŞİLE… BİR TANESİ CHPLİ BELEDİYE Mİ? DEĞİL”“Bakın burada ne diyoruz? Çekmeköy, Sancaktepe, Sultanbeyli, Tuzla, Pendik, Şile… Bir tanesi CHPli belediye mi? Değil. Evlerde pırlanta gibi evlatlarımız, o suyu içecekler. “İSKİ Ömerli Havzası Çevre Projesi” açılışı; CHP milletvekili Yunus Emre, CHP Parti Meclis üyeleri Baki Aydöner, Mahir Yüksel, Bedirhan Berk Doğru ve ?Ozan Işık ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi. Melen Barajı’nın da onların tarifiyle, 10 yıl önce temeli attıklarında, ‘2 yılda bitireceğiz. Melen Barajının bu sürecinin altında imzası bulunanlar ve bunu milletten gizleyenler, şimdi kalkmış İstanbula 6 yeni daha baraj vadediyorlar. Kimisi Haliçin kıyısında, kimisi Marmaranın kıyısında, her yerde…”“BİZİM NEYİ, NASIL YAPTIĞIMIZA BAKIN; ONLARIN NEYİ, NASIL YAPMADIĞINA DA BİR BAKIN”“İstanbulun bütün bu konularıyla, bütün bu sorunlarıyla ilgili bizim neyi, nasıl yaptığımıza bakın. ‘Yapılmalıdır, yapılmamalıdır…’ Ses yok. Burada her çeşit insan var. Bu hedeflerin her birisi, milletimiz için olacak, çocuklarımız için olacak, gençlerimiz için olacak, hanımefendiler, beyefendiler için olacak. Baktığınızda, ‘Melen Barajını bitiriyoruz’ cümlesini, herhalde İstanbulda çokça görmüşsünüzdür, afişlerde okumuşsunuzdur. Öyle uçuyorlar ki; enflasyonun dünyada çift haneli rakamda bulunduğu ülke sayısı o kadar az ki. Yani ‘Vatandaşın gündeminde olmayan konular, bizim de gündemimizde’ yok diyerek tarifliyorlar. Çünkü zira o zamandan sonra kıyamet koptu. İcraat, hizmet ve yatırım devri başlamıştır. ’ Ama açık söyleyeyim; tamamlamaktan geçtim, yeter ki bir an önce şu inşaatını başlatın ya da bize devredin. Seçim zamanı olduğu için, “Gündemimizde yok’ gibi, muğlak cümlelerle vatandaşı kandırmaya çalışıyorlar. İkisi, hafızalarda yok sanki. ”“BU ZİHNİYETİN İSTANBULA VERECEK HİÇBİR ŞEYİ OLMADIĞINI, BURADAN İLAN EDİYORUZ”“Biz, bu zihniyetin İstanbula verecek hiçbir şeyi olmadığını, buradan ilan ediyoruz. Siyasiler var, meclis üyeleri var. Annelerimiz, aileler, güzel yemeklerini yapacaklar, abdestlerini alacaklar, hijyenik ihtiyaçlarını giderecekler. Hatta yani öyle bir noktadalar ki; ‘Genel seçim yaptık. Ve bu konuda tam 4 yıldır aralıksız çağrı yapmamıza rağmen, onun için geçen hafta dedim ki, ‘Bu süreci bize teslim edin. Ve artık şöyle diyebiliriz: On milyarlarca liralık zarar. . Aylık enflasyon yüzde 6,6-7’lerde açıklanıyor resmi rakamlarda. İstanbulun sorunlarını, ancak ve ancak tek bir kişilik, tek bir kimlik ve anlayış çözer: Sözünün eri olma anlayışı. O bakımdan biz, ‘İstanbul için tam yol ileri’ diyerek, kararlı yürüyüşümüzü devam ettireceğiz. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile CHP’nin Tuzla (Ali Eren Bingöl), Sultanbeyll (Ayhan Koç) ve Şile (Özgür Kabadayı) belediye başkan adayları da açılışta yer alan isimler oldu. ”“Bizi öyle, bu ülkenin ve bu milletin asla gündeminde olmayacak mevzulara çekmeye çalışmasınlar. Projeler iptal oldu ve şu anda bir muamma. Onlar, ‘İstanbuldan daha ne alabiliriz’ derdindeler. Biz, -Allaha şükür bizi uçurdular- 3 haneliyiz yani. İşveren için olacak, akademisyenler için olacak, herkes için olacak. 2023 genel seçimlerinde yaptılar. Milli duyguları en üsttedir. Acı bir durum bu. İşte bugün burada, yaklaşık 500 milyon liralık bir yatırımla, tam 47 noktada, Ömerli İçme Suyu Havzası’nın suyunu tertemiz bir şekilde muhafaza ediyoruz. Onun için, İstanbulun her kesimiyle çok güçlü iş birlikleri içerisindeyiz. Biz bunu alalım. Herkesin inancını yerine getireceği ortamların varlığına saygı duyar. Sözünün eri, itibarlı, haysiyetli bir yönetim çözer. ” “SEÇİMDEN SEÇİME, ‘HER YOL MUBAH’ ANLAYIŞIYLA. Muhtemeldir ki, kendisi de Melen Barajının yapılamadığını, yarım bırakıldığını, hatta bütün gövdelerinde koca koca çatlaklar oluştuğunu, benim orayı ziyaret edip de kamuoyuyla paylaşana kadar bilmediğini düşünüyorum. ”“MELEN BARAJININ BUGÜN ADINI BİLE AĞIZLARINA ALAMIYORLAR”“Yapılabildiğinde, hele hele üreteceği enerjiyle beraber, 250 kilometreye yakın mesafeden suyun İstanbula basıldığı, şu andaki sistemde enerji tüketimimizin de sıfırlanacağı bir ortamı, cebimizden çıkan ekstra para olarak düşündüğümüzde, ne yazık ki artık milyarlarca lira zarara ve ziyana doğru giden bir süreç… Dolayısıyla, Melen Barajının bugün adını bile ağızlarına alamıyorlar. Arada ne kadar büyük yetenek ve enerji farkı var; buradan bile ölçebilirsiniz: Yetenek ve enerji farkı. İsrafçılar da bu durumun farkında; için İstanbullularla İstanbulu konuşmamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Onun için, işimiz çok kolay. Kötü bir mühendislik ürettik ve bu iş olmadı’ diyemiyorlar. Son yılda gelinen sürece baktığımızda, İstanbula vadettikleri 6 baraj, 60 yılda mı biter, daha fazla bir zaman diliminde mi biter; açıkçası tahmin bile etmek istemiyorum. Hesap veremeyenlerin, İstanbul adına çok net söylüyorum; itibar edilecek tek bir sözleri, tek bir projeleri olmaz. Yani nasılsa genel seçim yaptık. Sadece bizden önceki dönemle ilgili değil, bugün ellerinde bulunan olanaklarla neyi, nasıl yapmadıklarına, hatta engellediklerine de bir bakın. 000 metreküp atık su akışına, yaklaşık 500 milyon TL’lik yatırımla son verdi. Aradaki fark, bu kadar büyük. Ondan sonra, ‘Yahu inşaatını da siz yapın’ derseniz, onu da biz yapalım. Teknik altyapısı, finansal altyapısı… Ki biz, Melen Barajının etrafındaki çevre yatırımlarını da bitirmek üzereyiz. Çünkü biz, İstanbulun gerçek sorunlarını çözmekle ilgiliyiz.